Şehir hakkında: Antalya’nın Serik ilçesine bağlı bir tatil beldesi olan Belek, Antalya şehir merkezinin 43 kilometre doğusunda yer alıyor. Son yıllarda sahip olduğu golf sahalarıyla Türkiye’de popüler bir turizm merkezi haline gelen Belek, yaz aylarında binlerce turist tarafından ziyaret ediliyor. Öyle ki normal şartlarda nüfusu 6.500 olan Belek’te, bu oran yaz sezonunda ikiye ve hatta üçe katlanıyor. Belek, spor merkezi niteliğinin yanı sıra; doğası ve tarihi yapılarıyla da görülmeye değer bir turizm cenneti!
Kaç günde gezilir: Belek gezinizi ortalama 2 günde tamamlayabilirsiniz.
Ziyaret için en iyi zaman: Akdeniz İklimi’nin etkisi altında olan Belek, en popüler dönemlerini nisan ve eylül ayları arasını kapsayan yaz sezonunda yaşıyor. Belek’te deniz, kum, güneş eşliğinde, harika bir doğa içinde tatil yapmak istiyorsanız Mayıs, Haziran ve Temmuz gibi cıvıl cıvıl yaz aylarını tercih edebilirsiniz.
Müze kartları: Belek ve çevresinde yer alan ören yerleri, antik kent ve müzelerin çoğunda Müzekart ile indirimli veya ücretsiz olarak giriş yapılabiliyor. Türkiye’nin hemen hemen her şehrinde geçerli olan Müzekart, Belek’te de işinize yarayıp; büyük oranda kar etmenizi sağlayacaktır.
Havalimanı/Merkez Ulaşım: Belek’e havayolu ile ulaşım Antalya Havalimanı üzerinden sağlanıyor. Antalya Havalimanı’ndan otobüs, HAVAŞ ve transfer gibi vasıtalarla Belek’e ulaşılabiliyor.
Ne Yenir: Akdeniz ve Antalya mutfağının yöresel lezzetlerinin birçoğu Belek mutfağında karşımıza çıkıyor. Belek’te mutlaka tatmanız gereken lezzetleri sıralamak gerekirse: Tahin ve limon suyundan yapılan Hibeş, Antalya Piyazı, et, yoğurt ve nohuttan yapılan Kulak Çorbası, Nane Çorbası, Balık Çorbası, Kuru erik ve fındık, Patlıcan Havyarı, İmza Fasulyesi Salatası ve Humus ile Tavuk Pate vb.
Burası Neresi? Antalya’nın turistik yerlerinden biri olan Belek, son yılların yıldızı parlayan tatil beldeleri arasında yer alıyor. Belek’te simgesel açıdan görülmesi gereken birçok yer bulunuyor. Bunların başında tabi ki Aspendos Antik Kenti ve Tiyatrosu geliyor. MS. II. yüzyıl, Antoninler Döneminde, Roma İmparatoru Marcus Aurelius devrinden kalma bir yapı olan Aspendos Antik Kenti ve Tiyatrosu’nun, ünlü Romalı mimar Theodoros’un oğlu Zenon tarafından MS. 139–168 tarihleri arasında inşa edildiği biliniyor. Aspendos Antik Tiyatrosu, Anadolu’da, günümüze sahnesiyle ulaşabilen en eski ve en sağlam Roma tiyatrosudur.
Neden Gitmeliyim? Belek’in 17,5 kilometre kuzeydoğusunda, Belkıs Köyü’nde yer alan Aspendos Antik Kenti ve Tiyatrosu, 58 metre yarım dairelik bir alandan oluşuyor. Her yıl binlerce turist tarafından ziyaret edilen ve Türkiye’nin en önemli tarihi yapılarından biri olan Aspendos, Belek’te gezilecek yerler listesine mutlaka eklemeli. Aspendos Tiyatrosu, dünyanın akustik olarak en iyi tiyatrosu kabul ediliyor. Tiyatro, oturulacak yerler baz alındığında toplam 20 bin kişilik kapasiteden oluşuyor.
Antik tiyatro günümüzde, konserler, tiyatro gösterileri gibi birçok etkinliğe ev sahipliği yapmaya devam ediyor. Aspendos Antik Kenti, tiyatrosunun yanı sıra, su kemerleri, surlar ve heykeller gibi Roma, Bizans ve Helenistik Dönem’den kalma, estetik açıdan muhteşem bir dizi arkeolojik yapı bulunuyor.
Aspendos Antik Tiyatrosu’nun ve su kemerlerinin nasıl oluştuğuna dair çok eski dönemlerden beri bir rivayet ortada dolaşır. Rivayete göre, dönemin Aspendos kralının çok ama çok güzel bir kızı varmış. Her gören kralın kızına aşık olur ve onunla evlenmek istermiş. Kral bir gün ”Kim halkımız ve şehrimiz adına en yararlı ve en güzel şeyi yaparsa, kızımı ona vereceğim.” demiş. Civarda yaşayan ikiz kardeşler bunu duyunca hemen işe koyulur. Biri Aspendos Tiyatrosu’nu inşa ederken, diğeri su kemerlerini inşa eder ve böylece ortaya iki önemli yapı çıkar. İlk önce su kemerlerini gören kral, her birini çok beğenir ve kızını ona vereceğini söyler.
Fakat ikiz kardeşlerden diğeri olan Zenon, bunu kabul etmez ve kralı tiyatroyu ziyaret eder. Aspendos Kralı tiyatronun üst sıralarında dolaşırken “Kral kızını bana vermeli.” şeklinde bir fısıltı duyar. Tiyatronun akustiği karşısında şaşkına dönen kral, büyük bir hayranlıkla kızını Zenon’a vermeye karar verir. Başka bir rivayette ise kralın kızını iki parçaya bölüp, ikiz kardeşlere verdiği söylenir.
Burası Neresi? Aspendos Köprüsü, Antalya-Alanya güzergahında, Serik ilçesi, Belkıs Köyü sınırlarında yer alan tarihi bir köprüdür. Belkıs, Eski Köprü ve Köprüpazar Köprüsü isimleriyle de anılan Aspendos Köprüsü’nün inşası 4. yüzyıl Roma Dönemi’nde gerçekleştirilmiştir. İlk inşa edilen köprü Eurymedon Köprüsü’nün bir deprem sırasında yıkıldığı ve kalan temel üzerine Selçuklu hükümdarı Alaeddin Keykubat tarafından 1219-37 yılları arasında yeni bir köprü inşa edildiğini düşünülmektedir. Bugün halihazırdaki köprü, 9 kemerli olup; 259,50 metre uzunluğundadır.
Neden Gitmeliyim? Belek’in 14,8 kilometre kadar kuzeydoğusunda, Aspendos Antik Kenti ve Tiyatrosu güzergahı üzerinde yer alan köprü, Belek’te gezilecek yerler listesine mutlaka eklemelidir. Zira trafiğe kapalı olan Aspendos Köprüsü, hem arkeolojik zenginliği hem de Köprüçay ırmağının müthiş manzarasıyla gören herkes tarafından fazlaca beğeniliyor.
Burası Neresi? Dinler Bahçesi, diğer adıyla Hoşgörü Bahçesi, yapımı 2004 yılında tamamlanan, üç semavi dinin bir alanda buluşturulduğu, harika bir bahçedir. Yapıldığı günden bu yana Belek’in simgeleşmiş yapıları arasında gösterilen Dinler Bahçesi, Kudüs’ten sonra Hristiyanlık, Yahudilik ve İslamiyet’ten oluşan üç semavi dinin bir araya geldiği sayılı yerlerden biri olarak; bir kilise, bir sinagog ve bir camiden oluşuyor.
Cami, Cennet Bahçesi adını, kilise ise Ruhullah (Allah’ın ruh üflediği) adını taşımakta olup; sinagog için henüz bir isim belirlenmemiş. Hoşgörü temasıyla kurulan ve bu amaç doğrultusunda, din, dil ve ırk gibi ayrımları ortadan kaldırmak, en azından dünyada bir teşkil oluşturmak adına hizmet veren Dinler Bahçesi, özellikle yaz sezonu boyunca, günde en az 200 kişi tarafından ziyaret ediliyor.
Neden Gitmeliyim? Dinler Bahçesi, diğer adıyla Hoşgörü Bahçesi, yabancı turist potansiyeli oldukça fazla olan Belek’te, misafirlerin dini vecibe ve ayinlerini gerçekleştirmesi adına büyük önem taşıyor. Bahçede bulunan ibadethanelerin her biri, mimari özellikleri ve içlerinde bulunan objelerle kendi inanç özelliklerini yansıtıyor. Ayrıca bahçenin ortasında, insanın yaratılışındaki saflığı, günahsızlığı ve berraklığı simgeleyen bir havuz ve havuz etrafında üç semavi dini temsilen, üç tavus kuşu heykeli bulunuyor.
Dinler Bahçesi’nde bulunan kilisede, hemen her yıl, Noel ayini ve Paskalya gibi Hristiyanlık için önemli günler adına bir takım ayinler düzenleniyor. Bu farklı ve bir o kadar ilginç yapıyı yakından görmek için Belek gezilecek yerler listesine mutlaka ekleyin!
Burası Neresi? Belek’in tarihi yapılarından biri olan Saat Kulesi, beldenin merkezinde, Salı pazarının kurulduğu noktada yer alıyor. Belek Saat Kulesi’nin yapıldığı tarihle ilgili kesin bir bilgi olmamakla birlikte, Osmanlı Devleti hükümdarlarından II. Abdülhamit Dönemi’nde inşa edildiği düşünülüyor. Belek için sembolik bir yapı olan bu tarihi kulenin, biblo, magnet ve kartpostal gibi hediyelik eşyaları bulunuyor.
Kaçırmayın! Dolayısıyla Belek’ten kendinize bir hatıra bırakmak veya sevdiklerinize hediye almak için küçük Belek Saat Kulesi biblolarını tercih edebilirsiniz. Saat Kulesi’ni ziyaret etikten sonra, az ileride bulunan ve tarihi bir yapı olan Belek Merkez Camii’ni de mutlaka görmelisiniz.
Kaçırmayın! Son zamanlarda sahip olduğu golf sahalarıyla, turizm alanında çığır açmış olan Belek, dünyanın dört bir yanından yalnızca golf için gelen milyonlarca turisti evinde ağırlıyor. Belek’e ziyarete gelen turistler arasında dünyaca ünlü golfçüler, gol sporunun profesyonelleri ve amatör oyuncular bulunuyor. Türkiye’nin en iyi golf sahalarına ev sahipliği yapan Belek, yemyeşil sahalarla doğal görüntüsüne de güzellik katıyor. Belek’in simgesi haline gelen golf sahalarının en popülerlerini sırlamak gerekirse:
Burası Neresi? Belek’te deniz kenarında eşsiz bir spa ve sağlıklı yaşam tesisi olan Hamam on the Beach, geleneksel hamam tedavisi ile başlayarak, tümü geleneksel olan sağlıklı yaşam ve masaj uygulamalarını davetkar ve zarif bir ortamda misafirlerine sunuyor. Türk hamam kültürü açısından oldukça farklı bir deneyim sunan Hamam on the Beach, masaj, kese, sauna, buhar odası ve rahatlama odası gibi bir dizi etkinlik ünitesinden oluşuyor. Hamam on the Beach, bembeyaz mimarisi ve Akdeniz’in masmavi denizini karşısına alan manzarasıyla Belek gezilecek yerler listesine mutlaka eklenmeli.
Neden Gitmeliyim? Hamam on the Beach, Akdeniz’in muazzam manzarasını önünüze seren geniş bir güneşlenme terasına ev sahipliği yapıyor. Özellikle kadınlar için hem sağlık hem güzellik hem de bakım merkezi olarak nitelendirebileceğimiz hamamda, pedikür ve manikür gibi çeşitli kozmetik uygulamalara ek olarak bir kuaför bulunuyor. Alanında oldukça iddialı olan Hamam on the Beach, profesyonel yönetimi ve nitelikli masörleriyle, misafirlerine en iyi desteği ve performansı garanti ediyor.
Kaçırmayın! Belek’te Hamam on the Beach’e özel turlar düzenleniyor. Kişi başı 110 TL civarında seyreden bu turlar hakkında bilgi almak için: Belek Hamam on the Beach Turları
Burası Neresi? Belek’in mavi bayraklı plajlarından biri olan Belek Halk Plajı, diğer adıyla Belek Beach Park, beş yıldızlı otellerin plajlarını aratmayan bir kaliteye sahip. Dolayısıyla Belek’te yaz aylarının vazgeçilmezlerinden biri olan bu plaj, aynı zamanda bir tesis işlevi görüyor. Belek Beach Park bünyesinde, yaz sezonu boyunca konserler, voleybol turnuvaları, çeşitli yarışmalar, spor etkinlikleri gibi biz dizi etkinlik düzenleniyor.
Belek’te çocuklarınızla gönül rahatlığıyla denize girip güneşlenebileceğiniz bir müessese olan plaj, 80 adet kamera eşliğinde 7/24 mobessa sistemi ile korunuyor. Bunun yanı sıra Belek Halk Plajı, 275 metre uzunluğunda olup; deniz kaplumbağalarının yaşam alanı gibi korunması gereken bir alana ev sahipliği yapıyor. Ayrıca plajda şezlong, şemsiye, duş ve tuvalet gibi hizmetler de mevcut.
Burası Neresi? Belek’in mavi bayraklı plajlarından biri olan Taşlıburun, Kadriye mahallesinde, aynı isimli Taşlıburun mevkiinde yer alıyor. Taşlıburun Plajı’nda duş, şezlong, şemsiye, tuvalet gibi hizmet alanları bulunuyor. Oldukça temiz bir suya sahip olan Taşlıburun Plajı, Belek’te denize girmek için harika bir seçenek!
Kaçırmayın! Belek’te mavi bayraklı birçok plaj bulunuyor. Aralarında İçkum Tepesi Plajı,
İskele mevkii Plajı gibi bir dizi plajın yer aldığı Belek’te denize girip güneşlenmek için birçok seçenek mevcut!
Burası Neresi? Antalya’nın Serik ilçesindeki mavi bayraklı plajlardan biri olan Boğazkent Halk Plajı, Belek’in 9 kilometre doğusunda yer alıyor. Boğazkent Plajı, sessiz sakin ortamı, tertemiz denizi ve kendini korumayı başarmış doğasıyla dinginlik ve huzur arayanlar için oldukça ideal. Yaklaşık 150 metre uzunluğundaki plajda, şezlong, şemsiye, tuvalet ve duş gibi imkanlar bulunuyor. Bunun yanı sıra Boğazkent Halk Plajı çevresinde konaklamak için pansiyon ve oteller, alışveriş için ise mağaza ve dükkanlar yer alıyor. Boğazkent Halk Plajı’na girişler tamamen ücretsiz olup; 10 TL şezlong kiralama ücreti alınıyor.
Burası Neresi? Antalya’nın Serik ilçesinde, aynı isimle Kadriye beldesinde bulunan Kadriye Beach, Belek’in 8 kilometre batısında yer alıyor. Dolayısıyla Belek’te gezilecek yerler listesine eklenmeyi hak eden Kadriye Beach’e yalnızca 10 dakikada ulaşılabiliyor. Kadriye Beach, 2007 yılından bu yana mavi bayraklı plaj olarak hizmet veriyor. Plajın uzunluğu yaklaşık 500 metreye, genişliği ise 50 metreye tekabül ediyor. Plajda, şezlong, şemsiye, iki adet cankurtaran kulesi, soyunma kabinleri, duş alanları, engelli rampası, tuvalet gibi imkanlar bulunuyor. Ayrıca plaj alanının arkasındaki yeşil saha Kadriye Beach Piknik Alanı olarak kullanılıyor.
Neden Gitmeliyim? Sözün kısası, Kadriye Beach, hem denize girip, güneşlenmek hem de yemyeşil doğada piknik yapmak için harika bir tercih oluyor. Bu doğrultuda, özellikle hafta sonları güneşin, denizin ve doğanın keyfini sürmek isteyen onlarca insan Kadriye Beach’e ve Kadriye Beach Piknik Alanı’na akın ediyor. Ayrıca plaj çevresinde, bir dizi lüks otel, pansiyon ve apart gibi konaklama tesisleri, kafe, restoran, mağaza ve market gibi işletmeler bulunuyor.
Burası Neresi? Helenistik dönem boyunca, eski dünya içerisindeki en güzel ve en zengin şehirlerden biri olduğu bilinen Perge Antik Kenti, aynı zamanda, ünlü Yunan matematikçi Pergeli Apollonius’un memleketidir. Perge Antik Kenti, Belek’in 28 kilometre kuzeybatısında, Aksu ilçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Her ne kadar Belek’e bağlı bir yerleşim olmasa da Belek’e gitmişken mutlaka görülmesi gereken yapıtlardan biridir. Zira Belek’ten ortalama 20-25 dakikada Perge Antik Kenti’ne ulaşılabilmektedir. Efes ve Bergama Antik Kenti gibi Türkiye’nin önemli değerlerinden biri olan Perge Antik Kenti, UNESCO Dünya Geçici Miras Listesi’nde yer almaktadır.
Neden Gitmeliyim? Troia Savaşı’ndan sonra Amphilokhos, Khalkas ve Mopsos önderliğinde kurulduğu tahmin edilen Perge Antik Kenti, Kocabelen Tepesi’nin güney eteklerinde konumlanıyor. Yunan-Roma tipi antik bir tiyatroya ev sahipliği yapan kentte ayrıca eski çağlardan günümüze kadar iyi korunmuş bir şekilde gelmeyi başaran stadyumlardan biri bulunuyor. Antik tiyatro, seyirci oturma yerlerinin bulunduğu Cavea, Scene (Sahne) ve Orkestra olmak üzere üç ayrı alandan oluşuyor.
Gladyatör dövüşleri ve vahşi hayvan dövüşleri gibi dönemin ünlü gösterilerine ev sahipliği yaptığı anlaşılan Perge Antik Tiyatro’su, toplam 13 bin kişilik geniş bir kapasiteye sahip. Bunların dışında antik kent içerisinde; 12 bin kişilik stadyum, agora, sütunlu cadde, Helenistik Kapı, Güney Hamamı, tanrı ve kentin efsanevi kurucularına ait heykellerin yer aldığı duvarlara açılan nişler gibi görülmeye değer birçok tarihi yapı bulunuyor. Dolayısıyla Belek gezilecek yerler denildiğinde akla ilk gelen yerlerden biri Perge Antik Kenti oluyor.
Burası Neresi? Belek’in yaklaşık 18 kilometre kuzeybatısında yer alan Sillyon Antik Kenti, Aspendos ve Perge antik kentlerinin arasında, yüksekçe bir tepe üzerinde kurulmuş tarihi bir yerleşim yeridir. Sillyon Antik Kenti’nin Antik Çağ’dan kalma, devrin en zengin şehirlerinden biri olduğu tahmin ediliyor.
Bizans İmparatorluğu döneminde önemli bir piskoposluk merkezi olarak hizmet veren şehrin esasen Yunan mitolojisine göre Truvalı Paris’in Sparta Kralı Menelaus’un karısı Helen’i kaçırması sonucunda Yunanların (Akaların) Anadolu’daki Truva kentine saldırmasıyla başlayan Troia Troia Savaşı’ndan (Truva Savaşı) sonra kurulduğu düşünülüyor. Günümüzde bakımsız kalmış olan şehir, son zamanlarda çeşitli arkeolojik çalışmaya sit alanı oluşturuyor.
Neden Gitmeliyim? Sillyon Antik Kenti, kuzeybatı yönünde ev kalıntıları, sokaklar; batıda ise Bizans Kilisesi, Selçuklu Camii ve sarnıçlarla çevrilidir. Kentin konumlandığı tepenin güneybatı eteğinde 8 bin kişilik antik tiyatro ve yanında odeon yer almaktadır. Bunların dışında; Selçuklulardan kalma olduğu düşünülen bir hamam, Selçuklu Mescidi Stadyum, Gymnasium, kuleler, sahne ve su sarnıçları gibi birçok değerli yapı şuan tamamen harap halde olsa da görülmeye değer.
Kaçırmayın! Hellenistik Çağlardan kalma surlarla çevrili mistik bir şehir olan Sillyon Antik Kenti, arkeoloji ve tarih meraklılarının mutlaka görmesi gereken bir yer. O halde Sillyon, vakit kaybetmeden Belek’te gezilecek yerler listesine eklenmeli!
Burası Neresi? Aspendos Su Kemerleri, aynı isimli antik kentin bir parçası olarak bütün ihtişamıyla Antalya’nın tarih turizmi açısından en popüler noktalarından biri… Yüksek bir mühendislik becerisi örneği olan bu yapı, Kuzeydeki dağlardan Aspendos’a su getiren bir kilometre uzunluğunda ve 15 metre yüksekliğinde kemerlerden oluşuyor. Aspendos Su Kemerleri, dönemin ustaların ellerinde şekillenen antik taşlarıyla da dikkat çekiyor.
Aspendos Antik Kenti’nin can damarı olan kemerler, Belek’te gezilecek yerler denildiğinde akla ilk gelen yapıların başında geliyor. Aspendos Su Kemerleri’nin Antik Yunan’ın en önemli mimarlarından Tiberius Claudius İtalicus tarafından inşa edildiği biliniyor. Kilometrelerce uzaktan su getiren bu yapı gören herkesi büyülüyor.
Bir Hikaye! Tiberius Claudius İtalicus, yukarıda, Aspendos Antik Kenti, anlatırken değindiğim ve uzun uzun anlattığım rivayette, daha doğrusu efsanede adı geçen Zenon’un kardeşidir. Malumunuz dönemin kralı güzeller güzeli kızını evlendirmek için bir şart koşar ve şehre en değerli ve en yararlı yapıyı inşa edene kızını vereceğini söyler. Bunun üzerine Zenon antik tiyatroyu, İtalicus ise su kemerlerini inşa eder. Kral önce su kemerlerini inşa eden mimara kızını vereceğini söyler.
Fakat sonrasında antik tiyatroyu gezerken sahnenin sahip olduğu akustiğe hayran kalır. Bunun akabinde kızını Zenon’a vermeye karar verir. Bu durum karşısında üzüntüden deliye dönen İtalicus, su kemerlerinin en yüksek kulesinden kendisini aşağıya bırakarak, intihar eder.
Burası Neresi? 1997 yılında taşocağı açmak için yapılan çalışmalarda tesadüf eseri keşfedilen Zeytintaşı Mağarası’nın 8 milyon yaşında olduğu tahmin ediliyor. Zeytintaşı Mağarası, Antalya’nın Serik ilçesinde Zeytintaşı Tepesi’nde, Belek’in yaklaşık 26,8 kilometre kuzeyinde yer alıyor. 14 metre derinliğinde çift katlı olan mağara içerisinde; soda çubukları, akmataşı, mısır patlağı, bayrak traverten, traverten ve heliktik şekiller gibi birbirinden farklı oluşumlar bulunuyor. Mağaranın alt katı 97 metre; üst katı ise 136 metre uzunluğuna sahiptir. Üst katı 2002’de turizme açılmıştır.
Neden Gitmeliyim? Zeytintaşı Mağarası’nın gelişimi günümüzde de devam ediyor. Mağarada gelişimine devam eden makarna sarkıtların bulunduğu salona Spagetti Salonu adı veriliyor. Bunun yanı sıra mağara iğneleri, sütun, dikit, sarkıt, örtü damlataşları, damlataş havuzlar ve sütunlar arasında gölcükler Zeytintaşı Mağarası’nda görülmeye değer yapılar arasında yer alıyor.
Dikkat! Zeytintaşı Mağarası içerisindeki oluşumlara zarar verilmemesi adına mağara içinde fotoğraf çekmek kesinlikle yasaktır. Ayrıca mağarada, birkaç kişilik gruptan daha fazlasının gezdirilmemesi ve mağara içinde gürültü yapılmaması dikkat edilen diğer hususlardandır.
Burası Neresi? Türkiye’nin doğa harikalarından biri olan Kurşunlu Şelalesi, Antalya il merkezinin 20,7 kilometre kuzeydoğusunda Aksu mevkiinde konumlanıyor. 1986 yılında keşfedildiği günden bu yana, Kurşunlu Şelalesi Tabiat Parkı adı altında ziyarete açık olan Kurşunlu Şelalesi, yıl içerisinde yerli ve yabancı olmak üzere en az 500 bin turisti ağırlıyor.
”Antalya’nın saklı cenneti” olarak anılan ve bu adın hakkını fazlasıyla veren Kurşunlu Şelalesi, el değmemiş tabiatı ve gürül gürül akan sularıyla herkesi kendisine hayran bırakıyor. Kurşunlu Şelalesi, Belek’in 35 kilometre kuzeybatısında yer alıyor. Belek’ten yola çıkıldığında ortalama 30 dakikalık kısa bir sürede Kurşunlu Şelalesi Tabiat Parkı’na ulaşılabiliyor.
Neden Gitmeliyim? Belek’e yakın gezilecek yerler listesine mutlaka eklenmesi gereken Kurşunlu Şelalesi Tabiat Parkı, toplam 5960 hektarlık alabildiğine geniş bir alana yayılıyor. Parkın yalnızca 20 hektarlık kısmı içerisinde ziyaret izin veriliyor. Parkın içinde yemyeşil ağaçların süslediği doğal bir patikanın sonunda Kurşunlu Şelalesi’ne ulaşılıyor. 18 metre yükseklikten aşağıya dökülen şelale, irili ufaklı göletler oluşturuyor. Göletlerin ve şelalenin etrafında ortalama iki kilometre uzunluğunda bir kanyon bulunuyor.
Kurşunlu Şelalesi Tabiat Parkı, doğal güzelliğinin yanı sıra içerisinde her türlü hizmet noktası bulunan bir tesis olarak hizmet veriyor. Hizmet noktaları genel anlamda; kır lokantası, piknik üniteleri, mescit, çocuk oyun alanları, tuvaletler, çeşmeler, tur güzergahları, manzara seyir noktaları ve yürüyüş yollarından oluşuyor. bunların dışında park içinde deve turu, olta balıkçılığı, fotoğrafçılık ve trekking gibi aktiviteler gerçekleştirilebiliyor.
Kaçırmayın! Türkiye’de bitki ve hayvan gözlemciliği gibi eko turizm faaliyetleri açısından da oldukça özel bir yere sahip olan Kurşunlu Şelalesi’nin yakınlarında, yapımı 17. yüzyıla dayanan tarihi bir değirmen bulunuyor. Antalya-Aksu karayolunun Soğucaksu köprüsünden kuzey istikametine ayrılan 8 kilometrelik yol üzerinden Kurşunlu Şelalesi’ne ulaşabilirsiniz.
Burası Neresi? Harika bir tabiatın içinde, nehirle ormanın birleştiği alanda yer alan Manavgat Şelalesi, Batı Torosların yamaçlarından doğup, 93 km uzunluğundaki Manavgat Nehri ile birleşip, yaklaşık 5 metre yüksekliğindeki falezlerden dökülerek ortaya çıkıyor. Antalya’nın en çok ziyaret edilen noktalarının başında gelen Manavgat Şelalesi’ni görüp de etkilenmemek mümkün değil! Belek’in yaklaşık 47 kilometre doğusunda yer alan Manavgat Şelalesi’ne 45 dakikada ulaşılabiliyor.
Neden Gitmeliyim? Manavgat Şelalesi çevresinde restoran, çay bahçesi, kafe, hediyelik eşya dükkanları, oturma ve piknik alanları, seyir terasları gibi birçok alan bulunuyor. Bunun dışında Manavgat Nehri’nin üzerinde kano ve rafting gibi ekstrem su sporları yapılabiliyor. Ayrıca şelale çevresinde konaklayabileceğiniz bir dizi otel ve pansiyon hizmet veriyor. Manavgat ilçe merkezinden haftanın yedi günü, belirli saatlerde hareket eden dolmuşlarla Manavgat Şelalesi’ne ulaşmak mümkün.
Burası Neresi? Türkiye’deki en bilindik şelalelerden biri olan Düden Şelalesi, Antalya’nın Kepez ilçesinde Varsak Mahallesi sınırları içerisinde yer alıyor. Büyük İskender, bölgeden geçtiği esnada atlarına bu şelaleden su verdiği için İskender Şelalesi olarak da anılan şelalenin kaynağını Kepez Hidroelektrik Santrali oluşturuyor. Söz konusu şelale, Düden Çayı’nı takip edip; sonrasında Aşağı Düden Şelalesi (Karpuzkaldıran Şelalesi) ve Yukarı Düden Şelalesi olmak üzere iki kola ayrılıyor.
Yukarı Düden Şelalesi çevresi piknik ve mesire alanı olarak kullanılıyor. Antalya şehir merkezinin 10 kilometre güneybatısında konumlanan Düden Şelalesi, Belek’e de oldukça yakın. Belek ile arasında 29 kilometre mesafe bulunan Düden Şelalesi’ne ortalama 35 dakikada ulaşılıyor.
Neden Gitmeliyim? 40 metre yükseklikten aşağıya boşalan Düden Şelalesi, görüntü itibariyle gören herkesi büyülüyor. Kepez Mesire Alanı içinde yer alan şelale çevresinde, restoranlar, yürüyüş parkurları, çay bahçeleri, oturma ve piknik alanları, kafeler bulunuyor. Ayrıca burada, şelale manzarası eşliğinde kahvaltı edebileceğiniz bir dizi kahvaltı mekanı hizmet veriyor. Yemyeşil tabiatın içinde bir vaha gibi parlayan Düden Şelalesi, Belek’e yakın gezilecek yerlerden biri olarak mutlaka ziyaret edilmeli!
Burası Neresi? Türkiye turizminde 2008 yılından itibaren yerini alan ve her geçen yıl potansiyelini daha da arttıran Sapadere Kanyonu, Alanya’nın 40 kilometre doğusunda, Sapadere Köyü’nde yer alıyor. Sapadere Kanyonu’nu, 400 metre yüksekliğinde, 750 metre uzunluğunda, çelik desteklerle inşa edilmiş bir yürüyüş parkuru oluşturuyor. Sapadere’nin girişinde bir mesire alanı ve bir kır gazinosu yer alıyor; girişten yaklaşık 300 metre içeride ise ziyaretçileri gürül gürül akan bir şelale karşılıyor.
Sapadere Kanyonu, Belek tatiliniz sırasında mutlaka uğrayıp görmeniz gereken doğa harikalarından biri. Belek’in 145 kilometre doğusunda yer alan Sapadere Kanyonu’na, aşağı yukarı 2-2,5 saatte ulaşabilirsiniz.
Neden Gitmeliyim? Çevreye zarar vermeyen ve gerektiğinde kaldırılabilecek bir platform şeklindeki yüzme havuzuna dökülen şelalede, dileyenler kaynağı yaylalardan gelen buz gibi suda yüzme şansı elde edebiliyor. Ayrıca suda tutulan taptaze alabalıkları, çevredeki restoranlarda tava veya ızgara olarak yiyebilir, taze balıkların tadına bakabilirsiniz. Bunun dışında, 750 metre uzunluğundaki kanyonda, yürüyüş yapanların dinlenmesi için dağın oyuk kısmına inşa edilen kafeteryaya uğrayabilir, çayınızı veya kahvenizi içip yemyeşil orman manzarasının tadını çıkarabilirsiniz.
Burası Neresi? Türkiye’nin en popüler rafting alanı olan Köprülü Kanyon, Isparta’nın Sütçüler ilçesinden başlayıp, Antalya’nın Serik ilçesinin güneyinden Akdeniz’e dökülen bir nehirdir. Antalya şehir merkezinin 80 kilometre kuzeydoğusunda konumlanan kanyon ile Belek arasında ise aşağı yukarı 45-50 kilometre mesafe bulunuyor. Nehrin başlangıcında bulunan iki tarihi köprüden dolayı Köprülü adını alan kanyon, 100 metreyi aşan duvarları ve 14 kilometre uzunluğuyla Türkiye’nin en uzun kanyonu olma ayrıcalığına sahiptir.
Kanyonun çevresindeki doğa harikası vadinin, yaklaşık 366.140 dekarlık alanı, 1973 yılından bu yana Köprülü Kanyonu Milli Parkı olarak hizmet veriyor. Akdeniz bölgesinin en büyük doğal servi ormanına ev sahipliği yapan Köprülü Kanyonu Milli Parkı, şüphesiz, Belek’e yakın turistik yerlerin başında geliyor. Belek’ten yola çıkıldığında ortalama 45-50 dakikada Köprülü Kanyon’a ulaşılabiliyor.
Neden Gitmeliyim? Köprülü Kanyon, dillere destan tabiatının yanı sıra, nehir boyunca sıralanan kaleler, Roma Devri’ne ait köprüler, su kemerleri ve tarihi yollar gibi bir dizi arkeolojik kaynağa ev sahipliği yapıyor. Köprülü Kanyon’a zenginlik katan yapılar arasında: ‘‘Selge antik kent tiyatrosu ve agorası, sarnıçlar, Zeus ve Artemis tapınakları, su kemerleri, Koca Çay ve Köprüçay nehri üzerinde bulunan Oluk ve Büğrüm köprüleriyle birlikte; Selge’yi Pamfilya’nın sahil şehirlerine bağlayan taş kaplamalı tarihi yol’’ yer alıyor.
Bunun yanı sıra kanyonda yer alan ve halk arasında Adam Kayaları ve Şeytan Kayaları olarak anılan görkemli kaya yapıları da ziyaretçilerin dikkatini çekiyor. Kanyon çevresinde konaklamak isteyenler için çadır kamp alanları, pansiyonlar, bungalov ve ağaç evler, motel ve apart gibi pek çok seçenek mevcut. Bunun dışında milli park içinde Büğlüm Köprü Günübirlik Piknik Alanı bulunuyor. Antalyalılar için popüler bir kaçış noktası olan piknik alanında, nehirde yüzebilecek alanlar, seyir terasları, mangal ve piknik üniteleri gibi imkanlar mevcut.
Köprülü Kanyon’da yapılması gerekenlerin başında tabi ki ekstrem bir su sporu olan ”rafting” geliyor. Raft adı verilen botlarla, debisi yüksek nehirlerde yapılan heyecan verici ve bir o kadar eğlenceli bir nehir sporu olan rafting zevkini mutlaka yaşamalısınız. Bunun yanı sıra Jeep safari, trekking, at binme, bisiklet turu, kaya tırmanışı gibi etkinliklere katılabilirsiniz. Köprülü Kanyon’a Antalya, Kemer, Alanya, Belek ve Manavgat’tan transfer ile ulaşım hizmeti verildiğini söylemeden geçmeyelim.
Burası Neresi? Kemer Antalya’ya bağlı en güzel ve aynı zamanda en popüler ilçelerden biridir. Antalya şehir merkezinin 40 kilometre batısında yer alan Kemer, Toros Dağları’nın eteklerinde Akdeniz kıyısında konumlanıyor. Denizin orman ve dağlarla buluştuğu bir tabiatın ortasında bulunan Kemer, yaz tatillerinin vazgeçilmez tatil beldelerinden biri oluyor. Öyle ki Kemer, her yıl yerli ve yabancı binlerce turist tarafından ziyaret ediliyor. Belek’e gelmişken Kemer’e de mutlaka uğramanızı, en azından bir gününüzü bu şahane ilçeye ayırmanızı öneriyoruz. Belek’in yaklaşık 87 kilometre güneybatısında yer alan Kemer’e ortalama 1-1,5 saatte, rahatça ulaşabilirsiniz.
Neden Gitmeliyim? Kemer, 52 kilometre uzunluğundaki kıyı şeridi içerisinde; tamamen doğal plajlara, koylara ve doğal liman alanlarına ev sahipliği yapıyor. yumuşacık ve incecik kumsallarının yanında tertemiz ve berrak Akdeniz’in güzelliğiyle gören herkesi kendisine hayran bırakan Kemer’de güneşlenmenin ve denize girmenin keyfi bir başka oluyor! Kemer, Beldibi, Çamyuva, Göynük gibi turistik ilçelere ve antik kentlere yakınlığı ve ulaşım kolaylığı dolayısıyla tarih ve doğaseverlerin de dikkatini çekmeyi başarıyor. 320 yat kapasiteli modern marinasıyla yat turizminde de mühim bir yer teşkil eden ilçe, sabahın ilk ışıklarına kadar hız kesmeden devam eden eğlencesiyle kesintisiz bir gece hayatına ev sahipliği yapıyor.
Kemer gece hayatı, her türden eğlenceyi içeren farklı konseptli bar, pub ve club gibi mekanlarıyla hizmet veriyor. Ayrıca Kemer’in restoranlarında Akdeniz ve Ege mutfağına dair harika sunum ve servisler yapılıyor. Oralara kadar gitmişken ”Göynük Kanyonu, Tahtalı Dağı, Üçoluk Yaylası, Paris Batığı, Sırtlanini Mağarası, Peynir Deliği Mağarası, Phaselis Koyu, Beydağları Milli Parkı” gibi Kemer’de gezilecek turistik noktaları yakından görmeyi unutmayın!
Burası Neresi? Türkiye’de yaz tatili denilince akla ilk gelen tatil cennetlerinden biri olan Alanya, Antalya’nın en gözde ilçeleri arasında başta geliyor. Alanya, Antalya şehir merkezinin yaklaşık 133 kilometre güneydoğusunda yer alıyor. Türkiye’de yaz turizminde %9’luk bir paya sahip olan Alanya; yabancıların mülk alımında ise %30’luk bir orana sahip. Dolayısıyla ilçenin özellikle yabancı turistler tarafından ne denli rağbet gördüğü bu oranlar sayesinde kolayca anlaşılabiliyor.
2018 yılı sayımına göre 312.319 nüfusa sahip olan Alanya, yaz sezonuyla birlikte, nüfusunu hemen hemen dörde katlıyor. Belek tatiliniz esnasında birkaç saatlik uzaklığınızda yer alan Alanya’ya kesinlikle uğramanızı öneriyoruz. Belek’in 194 kilometre güneydoğusunda yer alan Alanya’ya, 1,5 saatlik kısa bir yolculuk sonrası rahatlıkla ulaşabilirsiniz.
Neden Gitmeliyim? Turizm açısından ne denli önemli olduğunu yazmaya kalksak sayfalar sürecek bir potansiyele sahip olan Alanya’da gezip görülmesi gereken birçok yer bulunuyor. ”Alanya Kalesi, Kızılkule, Tersane, Tophane, Kleopatra Plajı, Dim Mağarası, Sapadere Kanyonu ve Damlataş Mağarası” gibi daha bir dizi yer ziyaret için sizleri bekliyor. Ayrıca dünyanın en eski şehirlerinden biri olan Alanya tarihi yerler ve arkeolojik yapılar bakımından da oldukça zengin. Bunların dışında Alanya gece hayatının oldukça hareketli, eğlenceli ve bir o kadar renkli olduğunu belirtmeden geçmek olmaz.
Kaçırmayın! Gitmişken Alanya’nın yöresel lezzetlerinin tadına bakmayı unutmayın! Alanya’nın her bir köşesini tam manasıyla gezmek için üç gün yeterli olacaktır. Alanya’da konaklama seçenekleri hakkında detaylı bilgi almak için Alanya’da Nerede Kalınır? | 6 Otel Tavsiyesi başlıklı yazımızı okuyabilir, bütçenize göre bir tatil planı çıkarabilirsiniz.
Burası Neresi? Antalya’nın 85,7 kilometre batısında Kumluca ilçesi sınırları içerisinde yer alan Olimpos, Olimpos Beydağları Milli Parkı’nın bir parçasıdır. ‘Caretta Caretta’ların (deniz kaplumbağaları) yavrulama alanı olması ve Olimpos Antik Kenti’ne ev sahipliği yapması açısından oldukça popüler bir turizm merkezi olan Olimpos, dünyadaki en iyi 10 uzun mesafe yürüyüş rotasından biri olan “Likya Yolu” üzerinde yer alıyor. Antalya’nın en çok ziyaret edilen tatil ve turizm noktaları arasında başı çeken Olimpos’un müdavimleri, üniversite öğrencileri ve gezgin turistler oluyor.
Olimpos’ta kamp kurup konaklayabileceğiniz çadır alanlarının yanı sıra, ağaç ev, bungalov ve pansiyon gibi konaklama imkanları bulunuyor. Belek ile arasında 128 kilometre mesafe bulunan Olimpos’a ortalama 1,5-2 saatte ulaşılabiliyor.
Neden Gitmeliyim? Arkeolojik ve doğal sit alanı olarak tamamı koruma altına alınan Olimpos, Akçay Deresi ile iki ayrı bölgeye ayrılıyor. Akçay Deresi’nin Akdeniz’e bağlandığı noktada Olimpos Plajı yer alıyor. Yazın serinlemek için harika bir seçenek olan Olimpos Plajı’na tek kullanımlık giriş bileti 20 TL; 10 girişlik bilet ise 7,5 TL. Ayrıca Olimpos Plajı çevresinde 30 dakikası 20 TL olarak ücretlendirilen kano turları düzenlenip; kıyı boyunca sıralanan koy ve mağaralar geziliyor. Olimpos’a gitmişken mutlaka görmeniz gereken yer ise Olimpos Antik Kenti…
Olimpos Antik Kenti, Kuzey ve Güney Nekropol olarak ikiye ayrılıyor. Kentin, bir zamanlar Antik Likya Medeniyeti’ne ev sahipliği yaptığı biliniyor. Açıkhava müzesi niteliği taşıyan antik kentte; tapınaklar, kiliseler, hamamlar, tiyatro sahneleri, surlar, geniş caddeler ve 113 adet mezar yer alıyor. Olimpos Antik Kenti, tüm hafta boyunca, 08.00 ile 09.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor. Giriş ücreti ise 20 TL.
Kaçırmayın! Adrasan Koyu ile Olimpos arasında yalnızca 15 dakikalık bir mesafe bulunuyor. Olympos’taki serüveninizi tamamladıktan sonra Adrasan Koyu’na gitmeyi ve bu harika koyun keyfini sürmeyi unutmayın!
Burası Neresi? Antalya’nın Manavgat ilçesine bağlı turistik bir belde olan Side, yaz turizminin yanı sıra tarih ve arkeoloji bakımından oldukça zengin bir turizm merkezidir. Antik Çağ’da Side Yarımadası üzerinde kurulmuş olan Side, benzersiz doğası, masmavi deniziyle mutlaka görülmesi gereken tatil beldeleri arasında yer alıyor. Belek’in 44 kilometre doğusunda yer alan Side’ye ortalama 40-45 dakikalık kısa bir yolculuk sonrası kolayca ulaşmak mümkün. Ulaşım için Side otobüslerine binebilir veya özel araç kiralayabilirsiniz.
Neden Gitmeliyim? Zengin tarihi ve el değmemiş tabiatıyla Antalya’nın turizm cennetleri arasında gösterilen Side’de ‘‘Apollon Tapınağı, Side Antik Kenti, Side Müzesi, Seleukia Antik Kenti, Side Plajları” gibi gezip görülmesi gereken birçok yer bulunuyor.
Burası Neresi? Adrasan, eski adıyla Çavuşköy, Antalya’nın Kumluca ilçesi sınırlarında yer alıyor. Tabiat harikası doğal bir koy olan Adrasan Koyu; 2 kilometre uzunluğundaki kumsalı, tertemiz, berrak ve masmavi deniziyle her yıl yaz aylarında turistler tarafından mercek altına alınıyor. Meşhur Likya Yolu’nun üzerinde yer alan Adrasan, Belek’e yakın tatil yerlerinden biri olarak mutlaka görülmeli. Belek ile arasında 138 kilometre güneybatısında bulunan Adrasan Koyu’na ortalama 2 saatte ulaşmak mümkün. Ulaşım için otobüsler, taksiler veya özel araç gibi vasıtalar kullanılabilir.
Neden Gitmeliyim? Adrasan Koyu, şüphesiz, son yıllarda Türkiye’de yaz turizminin popüler merkezlerinden biri haline gelmiştir. Özellikle yabancı turistlerin yoğun ilgisine maruz kalan Adrasan Koyu ve çevresinde, konaklamak için Antalya’nın diğer tatil beldelerine göre çok daha uygun fiyatlara oteller, motel ve pansiyonlar bulunabiliyor. Bunun yanı sıra Antalya’nın önemli tekne turu merkezleri arasında yer alan Adrasan Koyu’nda düzenlenen turlar “Suluada Tekne Turları” adı altında organize ediliyor.
Adrasan ve çevresindeki Akseki Koyu, Sazak Koyu, Korsan Koyu (Çoban Limanı) Yalancı Koy ve Porto Ceneviz Koyu gibi muhteşem koyları yakından görmek için bu turlara mutlaka katılmalısınız.
Burası Neresi? Kemer ilçe sınırları içinde yer alan Phaselis Antik Kenti’nin sahip olduğu üç farklı doğal liman, Phaselis Koyu’nu oluşturuyor. Kuzey, merkez ve güney liman olarak adlandırılan bu doğal limanların her biri plaj olarak kullanılıp; hepsinde denize girilebiliyor. Lakin koydaki plajların hiçbirinde şezlong ve şemsiye gibi imkanlar mevcut değil. Zira yemyeşil bir tabiata sahip olan Phaselis Koyu’ndaki ağaçların gölgeleri sizler için yeterli olacaktır.
Belek’in 101 kilometre güneybatısında, oldukça yakın bir mesafede konumlanan Phaselis Koyu’na ortalama 1,5 saatte ulaşmak mümkün. Belek tatilinizde, yakınlardaki farklı yerleri de görmek istiyorum diyorsanız, Phaselis Koyu’nu ve de Phaselis Antik Kenti’ni mutlaka aklınızda bulundurmalısınız.
Kaçırmayın! Phaselis Koyu’nun en sevilen plajı, Merkez Limanı, diğer adıyla Merkez Plajı oluyor. Zira yarım ay şeklinde, tamamen ağaçlarla çevrili olan plaj, yüzme bilmeyenlerin bile korkmadan girebilecekleri sakin ve dalgasız bir denize sahip. Phaselis Koyu’ndaki plajlara ulaşmak için Phaselis Antik Kenti’nden bir yürümek gerekiyor. Phaselis Antik Kenti’nin girişinde 45 TL giriş ücreti vermeniz gerekiyor. Bu ücret koyda bulunan plajları da kapsıyor. Eğer Müzekart sahibiyseniz ücretsiz olarak giriş yapabilirsiniz. Phaselis Antik Kente ulaşmak için Antalya’nın merkezi, Kemer ve Tekirova’dan kalkan ve antik kentin girişine kadar giden minibüslere binebilirsiniz.
Burası Neresi? Beldibi Mağarası, Antalya-Kemer karayolunun 40. kilometresinde, Çamdağ Tüneli’nin çıkışındaki Obaköy mevkiinde konumlanıyor. Kaya altı sığınağı şeklinde doğal bir yapı olan Beldibi Mağarası, Antalya bölgesinin ikinci önemli Prehistorik Merkezi olarak önem taşıyor. Mezolitik kültürleri içeren 6 tabakaya sahip olan mağarada Üst Paleolitik ve Mezolitik döneme ait çakmak taşı gibi aletler bulunmakta olup; bu tarihi eserlerin her biri büyük bir titizlikle korunuyor. Belek’ten yalnızca 71-72 kilometre uzakta yer alan mağaraya ortalama 1 saatte ulaşmak mümkün.
Mağaranın kaya altı sığınağının duvarlarında, aşı boyası ile yapılmış geyik, yaban keçisi ve dağ keçisi gibi hayvan figürleri, şematize insan çizimleri bulunuyor. Beldibi Mağarası, tüm bu özelliklerinden dolayı yıl içerisinde binlerce turist tarafından ziyaret ediliyor.
Neden Gitmeliyim? Türkiye’nin önemli SİT alanlarından biri olan Beldibi Mağarası’ndaki çalışmaların başlangıcı 1959 yılına kadar dayanıyor. Mağarada bulunan kalıntılar arasında eski çağ insanlarının günlük hayatlarına ve yaşayış şekillerine dair önemli ipuçları veren saplı uçlar, mikro kalemler, aylar, ok uçları, trapez biçimliler, orak-bıçak ve saplı bıçaklar gibi bir dizi parça yer alıyor. Seramikten çanak, çömleğe kadar daha birçok buluntuya ev sahipliği yapan Beldibi Mağarası, tarih severler tarafından mutlaka görülmeli.
Burası Neresi? Alanya’nın turizm açısından popüler yerlerinden biri olan Damlataş Mağarası, 1948 yılında yaşanan bir mayın patlaması sonucu gün yüzüne çıkmış doğal bir yapıdır. Milyonlarca yıl önce oluştuğu düşünülen Damlataş Mağarası, 200 metrekarelik alanı kapsayan uzun sarkıtlar ve derin çatlaklarla kaplıdır. Mağaranın deniz dalgalarıyla aşınarak şekillendiği düşünülmektedir.
Damlataş Mağarası’nın sahip olduğu hava yapısıyla, astım ve alerjik hastalıklar gibi çeşitli rahatsızlıklara iyi geldiği bilinmektedir. Dolayısıyla sağlık turizmi açısından hem Antalya hem de Alanya için önemli bir merkez olan Damlataş, her yıl şifa bulmak amacı taşıyan binlerce kişi tarafından ziyaret edilmektedir.
Normalden 8-10 misli fazla karbondioksit ve yüksek oranda neme sahip olan mağaranın astıma iyi geldiği ispatlanmıştır. Astım hastaları günde dört saat olmak üzere toplam 21 gününü şifa bulmak için bu mağarada geçirmektedir. Damlataş Mağarası, 2014 yılında, astım şikayetiyle gelen en az 4 bin kişiyi ağırlamıştır. Belek’e oldukça yakın bir konumda, 104 kilometre mesafede yer alan Damlataş Mağarası’na ortalama 1,5 saatte ulaşmak mümkün.
Bunları biliyor muydunuz? Türkiye’nin turizme açılan ilk mağarası Damlataş Mağarası’dır.
Burası Neresi? Dim Mağarası, Alanya’nın 11 kilometre doğusunda, Kestel mevkiinde, Cebireis Dağı’nın batı yamacında yer alıyor. Dim Vadisi ve Dim Çayı’yla beraber, büyük bir tesis içerisinde bulunan Dim Mağarası, yaklaşık 410 metre uzunluğunda olup; ziyaretçilerin yalnızca 360 metreye kadar ilerlemelerine müsaade ediliyor. Türkiye’nin en güzel mağaralarından biri olan Dim Mağarası, dikit, sarkıt, sütun ve perdemakarna bakımından epeyce zengin ve bir o kadar süslü yapılarıyla dikkat çekiyor. Yıl boyu ziyarete açık olan mağara, Belek’e yakın gezilecek yerler listesine gönül rahatlığıyla eklenebilir. Zira Belek ile arasında 116 kilometre mesafe bulunan Dim Mağarası’na aşağı yukarı 1,5-2 saatte ulaşmak mümkün.
Neden Gitmeliyim? Yıl içerisinde sıcaklığı hiç değişmeyip; 18 derecede sabit kalan mağaranın içi özel bir elektrik sistemiyle aydınlatılıyor. Dim Mağarası içinde dikit, sarkıt ve sütunların dışında irili ufaklı havuzlar ve iki metre derinliğinde bir göl bulunuyor. Türkiye’de özel teşebbüs ile turizme açılıp, işletilen ilk mağara olma özelliğine sahip olan Dim Mağarası, ayıca, Akdeniz’i, Alanya Yarımadası’nı Alanya Kalesini ve Toros Dağları’nı keyifle seyredebileceğiniz, bir seyir terasına ev sahipliği yapıyor. Seyir terasında, dürbün gibi ekipmanlar bulunuyor. Mağara ziyaretinizi tamamladıktan sonra Dim Çayı’nı ve Dim Vadisi’ni de mutlaka görmelisiniz.
Burası Neresi? Kemer’in 16 kilometre batısında, Antalya-Kumluca karayolu üzerinde yer alan Phaselis Antik Kenti’nin MÖ 7. Yüzyılda Rodoslu koloniciler tarafından kurulmuştur. Phaselis Antik Kenti, Eski Çağ’ın ünlü liman kentlerinden biri olarak, Roma, Lykia Birliği, Pers, Selçuklu ve Osmanlı gibi birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Phaselis Antik Kenti, kuzey, güney ve merkez olarak adlandırılan üç ayrı limandan oluşmaktadır.
Limanların bulunduğu koy aynı zaman Phaselis Plajı’na ev sahipliği yapmaktadır. Yaz aylarında oldukça popüler olan bu plajın çevresindeki el değmemiş doğada piknik alanları bulunmaktadır. Tabi bu alan içerisinde mangal yakmak kesinlikle yasaktır. Belek ile arasında 99,4 kilometre mesafe bulunan Phaselis Antik Kenti’ne yaklaşık 1,5 saatte ulaşılabilmektedir.
Neden Gitmeliyim? Phaselis Antik Kenti, ileri mühendislik örneği su dağıtım sistemiyle tüm dünyada oldukça meşhurdur. Bu doğrultuda kent, tarihi su kemerleri, kuyu ve sarnıçlarla doludur. Antik kentin meydanını 125 metre uzunluğunda bir cadde oluşturmaktadır. Nizami taşlarla döşenen bu caddenin altında bulunan kanalizasyon ve drenaj sistemi ise ayrıca ilgi çekmektedir.
Kentin meydanında ve çevresinde Phaselis antik tiyatrosu, üç adet agora, Bizans dönemine ait küçük bir bazilika kalıntısı ve iki hamam kalıntısı bulunuyor. hamamlardan biri Romalılara ait olup; dönemin ısıtma sistemi hakkında değerli ipuçları vermektedir.
Kaçırmayın! Phaselis Antik Kenti’ne gelmişken, şehre yakın sayılabilecek bir yerde bulunan teleferik istasyonundan, Olympos’a doğru bir teleferik yolculuğuna çıkabilirsiniz.
Burası Neresi? Pisidia Bölgesi’nin “Milyas” olarak anılan güneybatı bölümünde, bugün “Güllük” adıyla bilinen Solymos Dağı’nın dorukları arasındaki vadide yer alan Termessos Antik Kenti, Antalya’nın önemli ören yerlerinden biridir. Termessos Antik Kenti’nin, Luvi’lerin soyundan gelme Solym’ler tarafından kurulduğu tahmin edilmektedir. Büyük İskender’in kuşatıp alamadığı kent olarak tarihte ün yapmış olan Termessos Antik Kenti, İskender’in ölümünden sonra alınabilmiştir.
Denizden 1,665 metredeki yükseklikteki Güllük Dağı eteklerinde, aynı isimli Termessos Milli Parkı sınırları içerisinde konumlanan Termessos Antik Kenti, UNESCO Dünya Mirasları Geçici listesinde yer almaktadır. Antalya şehir merkezinin 30 km kuzeybatısında yer alan antik kent Belek’e de oldukça yakın. Belek ile arasında 74,4 kilometre mesafe bulunan Termessos Antik Kenti’ne ortalama 1-1,5 saatte ulaşmak mümkün.
Neden Gitmeliyim? Birçok tapınağın ve çok geniş mezarlık alanlarının yer aldığı Termessos Antik Kenti, Büyük İskender’in önemli komutanlarından Alketas’ın mezarına (İ.Ö. 319) ev sahipliği yapması açısından oldukça önemlidir. Kent içerisinde; MÖ 2. yüzyılda yapılan Kral Caddesi, şehir kapısının doğusundaki duvarlarda zarlarla kehanet içeren ilginç yazıtlar, açık hava pazar yeri olduğu anlaşılan bir Agora, Agoranın hemen doğusunda antik tiyatro ve odeon yer almaktadır.
Kentin en dikkat çekici yapılarından biri olan antik tiyatro 4 veya 5 bin civarında seyirci kapasitesine sahiptir. Termessos Antik Kenti’nin tanrısı Zeus Solymeus’a ait olduğu düşünülen tapınak kalıntısı da oldukça dikkat çekicidir. Bunun yanı sıra Artemis’e ithaf edildiği düşünülen Korint Tapınağı, kaya mezarlıkları, Roma evlerine ait kalıntılar ve lahit mezarlar da görülmesi gereken yapıtlardandır.
Bir Hikaye! Termessos Antik Kenti’nin adı ilk kez Homeros’un İlyada Destanı’nda duyulmuştur. Efsaneye göre Yunan mitolojisinde kanatlı at olarak geçen Pegasus’a binip, bir ejderhayı öldürmesiyle ünlenmiş bir Antik Yunan kahramanı, Likya Kralı tarafından Termessos’u fethetmekle görevlendirilmiş. Pegasus’una atlayıp Termessos’a giden kahraman, gökyüzünden taş yağdırarak kenti ele geçirmeyi başarır.
Belek’te turizm potansiyeli golf sahalarının da etkisiyle her geçen yıl daha da arttığı için beldedeki her türlü imkan iyileştirilmiş ve tüm ihtiyaçları giderebilecek hale getirilmiştir. Dolayısıyla Belek’te alışveriş yapmak için bir dizi seçenek mevcut. Belek’te keyifli bir alışveriş turuna çıkacaksanız aşağıda sıraladığım yerlere bir göz atmalısınız:
Belek’e has bir şeyler arıyorsanız, beldede kurulan pazarlara gidebilirsiniz. Bu pazarlarda el işi ürünlerden, halı ve kilimlere, Belek’i simgeleyen biblo ve magnetlere kadar pek çok ürünü bir arada bulabilirsiniz. Naçizane önerim ise karpuz, muz, turunç ve bergamot gibi çeşitleri bulunan organik reçellerden satın almanız. Zira bu reçellerin tadına bayılacağınızdan eminim.
Belek’te gece hayatının kalbi genel anlamda, beldede bulunan lüks otellerde, motel ve tesislerde bulunan eğlence mekanlarında atıyor. Özellikle otellerde yaz sezonu boyunca ünlü sanatçıların sahne aldığı bir dizi konser, sahne şovları ve animasyon gösterileri düzenleniyor. Bunun dışında Belek sokaklarında da eğlenebileceğiniz pek çok mekan bulunuyor. Belek’te gece hayatının keyfini sürebileceğiniz mekanları sıralamak gerekirse:
Belek, şehir içi ulaşım açısından gelişmiş bir toplu taşıma sistemine sahip değildir. Şehir içi civarında tek tük minibüs seferleri düzenlense de insanlar genel olarak taksileri kullanmaktadır. Bunun yanı sıra Belek’ten çevre ilçelere ve turistik yerlere transfer araçlarıyla ulaşım sağlanabilmektedir.